16 Mayıs 2013 / Mücadele Gazetesi

ÇİKOLATA KİSTİNİ KESİNLİKLE CİDDİYE ALIN

Her 6 kadından birinde görülen, ağrılı adet, ağrılı cinsel ilişki ve kısırlığa yol açan çikolata kistleri üreme sağlığını tehdit eden sorunlardan biri.

İSTANBUL - Endometriozis, yani çikolata kistlerinin ciddiye alınması gereken önemli bir sorun olduğunu vurgulayan Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Hakan Yaralı, bu kistlerin tüp bebek tedavisi öncesinde mutlaka alınmasına gerek olmadığını söyledi.
 
Sorunun tüp bebekte gebe kalmak açısından olumsuzluk olmadığını ve tedavinin başarısını düşürmediğini belirten Prof. Yaralı, hastalığı, "Rahim içini döşeyen endometrial hücrelerin rahim dışında yerleşerek üremesi" olarak tanımladı. Prof.
Yaralı, genellikle 35 yaşın üzerindeki kadınlarda görülen, nedeni tam olarak bilinmeyen hastalık hakkında şunları aktardı: "Kadınlarda adet kanaması rahim iç tabakasını döşeyen hücrelerin dökülmesi ile olur. Bu hücrelerin bir kısmı da geriye doğru giderek tüplerden karın boşluğuna dökülür.

Genelde bu hücreler vücudun bağışıklık mekanizmaları tarafından yok edilir.
Ancak bazı kadınlarda bu mekanizmalar iyi çalışmaz ise ya da muhtemelen genetik yatkınlık ile endometrial hücreler karın zarı üzerine yerleşebilirler".

Üreme çağındaki kadınların yüzde 15'inde, çocuk sahibi olmakta güçlük çekenlerin ise yüzde 30'unda çikolata kistine rastlanıyor. Kistlerin içindeki sıvının rengi çikolata rengine benzediği için böyle isimlendiriliyor.
 
BU BELİRTİLERLE ORTAYA ÇIKIYOR
Çikolata kistinden etkilenen hastaların hekime başvuru şikâyetleri ağrı, kısırlık ve kitle. Bazen de hiçbir şikâyet olmaksızın rutin jinekolojik kontrollerde çikolata kistleri fark edilebiliyor. En önemli şikayet, kasık ve karın alt kısmında görülen ağrı. Adet ağrısı, adetten bağımsız ağrı, cinsel ilişki sırasında ağrı ve kısırlık hastalığın diğer belirtileri.

HANGİ ORGANLARI TUTAR?
Çikolata kistlerinin en çok yumurtalıkları ve karın zarını tuttuu n u , bunun dışında rahim ve makat bölgesinde de yerleşebildiğini belirten Prof. Yaralı, bu durumun ağrılı tuvalete çıkmaya neden olabildiğine dikkat çekti.
 
AMELİYAT NE ZAMAN GEREKİR?
Prof. Dr. Hakan Yaralı, çikolata kistlerinde ağrı şikayeti ön planda ise ve kişinin hayat kalitesini olumsuz etkiliyorsa ameliyatın gündeme gelebileceğini söyledi. Yaralı, "Ayrıca, ultrasonografı ile %90 duyarlılıkla çikolata kisti tanısı doru konabilmektedir. Eğer ultrasonografi sırasında, kanser endişesi yaratacak bir görünüm var ise de ameliyat yapılması düşünülebilir. Aksi takdirde, her ameliyat, en iyi ellerde uygulansa dahi, sağlıklı yumurtalık dokusuna zarar verici olabileceği için ameliyat yapılmasını önermemekteyiz" diye konuştu.

Endometriomakistlerinin kapalı ameliyat (laparoskopi) ile alınmalarının, açık ameliyata göre bazı avantajları olduğunu vurgulayan Yaralı, o avantajları, şöyle sıraladı: 
 
1. Laparoskopi çoğu zaman ayaktan yapılabilen bir ameliyattır.
2. Ameliyat sonrası ağrı daha az olur.
3. Kesi büyüklükleri 0.5-1 cm olduğu için kozmetik olarak daha iyi netice verir.
4. İşe geri dönme zamanı daha kısadır.

Çikolata kisti ameliyatı sonrasında, hastayı bekleyebilecek iki olumsuzluk bulunmaktadır. Bunlardan biri yumurtalık rezervinde azalma, diğeri de ameliyata bağlı olarak yumurtalık etrafı yapılarda yapışıklık olması.

Bu nedenle yetkin ellerde yapılmayan ameliyatlardan sonra, bu olumsuzlukların görülme riskinin artabildiği söylenildi.
Çikolata kistini kesinlikle ciddiye alın